Page 17 - mayisyeni
P. 17
Çocuk ve Edebiyat Dergisi
Yürüdü, yürüdü. Kafasını yukarı kal-
dırınca, bir baktı ki daha ağacın göv-
desinin çeyreğinde Hımhım.
“Offff daha çok varmış.” demeye kalma-
dan fıykkkkkkk diye ayakları havada, sırt
üstü yere düşüverdi.
Düşlediği elmalar bu
Dengesini kaybetmiş, başı dönmüş, fena
düşmüştü yere. kadar güzelse gerçek-
leri kim bilir nasıldı?
Sırt üstü döne döne birkaç tur attıktan
sonra doğruldu yine. Kendine gelmeliydi. Silke-
lendi, dikti ayaklarını, attı
Fakat tırmanmalıydı elmaların olduğu adımlarını.
yere.
Yürüdü, yürüdü, yürüdü, yürüdü...
Attı bacağını ağaca, tırmandı yine.
“Başımı yukarı kaldırmayacağım bu sefer.
Yürüdü, yürüdü, yürüdü... Düşüyorum sonra.” derken…
Başını yukarı doğru kaldırınca bir de bak- Hooooopp…
tı ki daha ağacın gövdesinin yarısında Kendini elmayla birlikte aşağıda bulu-
Hımhım.
verdi.
Hımmm daha varmış, demeye kalmadan
gıykkkkkkk diye ayakları havada aşağı “Nerde kalmıştık?” diyerek bir sağa, bir
düşüverdi. sola bakındı.
Elleri havada “Hımhım bir süper kah-
Dengesini kaybetmiş, kafası karıncalan-
mış, başında küçük kuşlar uçmaya baş- ramansın. Farkında mısın?” diyerek
lamıştı sanki. yanındaki kırmızı elmayı afiyetle yedi.
“Bu sefer ters düşmedim ohhh!” diyerek
rahat bir nefes aldı.
Ağaç uzun, Hımhım kısaydı. Elmalar çok
yukarıda, Hımhım çok aşağıdaydı.
Bu işin sonu nereye varacaktı?
Düştüğü yerde, yukarıdaki elmala-
rı kütür kütür yediğini hayal etti.
Keyfi yerine gelmişti.
Çizer: Zeynep Gülşah Tamel
@adaglsh, @illustratamel
17
öykü • 17